TAŞERON MÜCADELEMİZ BAŞARIYA ULAŞTI

08 Aralık 2017 14:57, Haberler


TAŞERON MÜCADELEMİZ BAŞARIYA ULAŞTI 


Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 8 Aralık 2017 tarihinde Konfederasyonumuza bağlı Hizmet-İş Sendikamızın Kozaklı’da düzenlediği Eğitim seminerine katılarak Taşeron konusunda yaşanan gelişmeler ve bu süreçte verilen mücadeleler hakkında açıklamalarda bulundu.

Eğitim Seminerine Genel Başkanımız Mahmut Arslan , Hizmet-İş Sendikası Yöneticileri , Genel Başkan Danışmanı Yahya Düzenli,HAK-İŞ  Karaman İl Başkanı Mehmet Bayrakçı, HAK-İŞ Konya İl Başkanı Vacit Sır, işyeri sendika temsilcileri, şubelerin komite başkanları ve basın mensupları katıldı.

“ÖNCE HAZIRLANAN ÖSP’YE KARŞI CİDDİ BİR MÜCADELE VERDİK”

Genel Başkanımız Arslan, son birkaç gündür yaşanan gelişmeler, gerek çalışma hayatı gerekse taşeronlukla ilgili geçici ve mevsimlik işçilerimize yönelik gelişmelerin sevinçle karşılandığını belirterek, “Bu sevinci bize yaşatan başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve Çalışma Bakanımıza teşekkür ediyorum. Zor bir süreçti. Ama bu süreç sonuçlandı. Bizim arzu ettiğimiz bir çözümün oluşturulması gerekiyordu. Bunun zor olduğunu biliyorduk. Bütün bunlara rağmen, önce hazırlanan ÖSP’ye karşı ciddi bir mücadele verdik. ÖSP’nin bizim için niçin kabul edilemez olduğunu ifade etmeye çalıştık. O dönem HAK-İŞ’in ciddi itirazı nedeniyle ÖSP gündeme alınmaktan vazgeçildi. Cumhurbaşkanımızla görüştük, niçin itiraz ettiğimizi kendilerine anlattık. Yeni hükümetin kurulduğu dönemde biz tekrar konunun gündeme alınmasını sağladık. Yeni kabinede Çalışma Bakanı olan Sayın Jülide Sarıeroğlu'nun yer almasıyla görüşlerimizi kendisiyle paylaştık. Kendisi, Taşeron konusunu gündeme aldığını ve kısa zamanda sonuçlandıracaklarını ifade etti. Sayın Cumhurbaşkanımızla görüşerek bu adım atıldı. Yaklaşık 3-4 aylık süreçte gündemde kaldı. Medyada yoğun yer aldı. Ancak, ÖSP gibi bir taslak ortaya çıkacağından endişe ediliyordu. Biz doğruları anlatmaya devam ettik” dedi.

“YÜZLERCE GEREKÇE ÜRETİLEN BİR KONUDA ÖNEMLİ BİR KARAR ALINDI”

Cumhurbaşkanımızın açıklamasıyla yeni bir sürecin başladığını dile getiren Arslan, “Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, Çalışma Bakanımıza, Maliye Bakanımıza, bütün hükümet yetkililerine teşekkür ediyorum. Tarihi bir adım atıldı. Yüzlerce gerekçe üretilen bir konuda önemli bir karar alındı. Biz 2014 yılında bir kampanya ile taşeron arkadaşlarımızı üye yapmaya başladık. Bu süreçte, epey meşakkatlere göğüs gerdik.  Kamuda görev yapan işçilerimizin en temel güvencelere sahip olmasına inandık. Biz bu arkadaşlarımızla 2014’te yaptığımız toplantıda şunu söyledik; Bütün bu taleplerimizin gerçekleşmesi için birlikte hareket etmeliyiz, yani sendikalaşmamız mutlak gerekli. Burada başlamamız lazım. Ancak, 81 ilden gelen arkadaşlarımızın  büyük bölümü sendikalı değildi. Biz, önemli bir süreci başlattık. Taşeron işçilere yönelik Sendikalı olma yolunda herhangi bir yasal düzenleme yoktu. Ama biz dedik ki, “bugünden daha iyi olacak”. Bu arkadaşlarımız modern köle muamelesi göremez. Biz bunların sorunlarına yönelik adım atmalıyız. Biz HAK-İŞ’in genel kurulunda “Biz, ülkemizdeki, bölgemizdeki, küremizdeki bütün mazlumlarına borcumuz var” diye ilke kararı aldık. Bu borcu ödememiz gerekir. Onları gelecekte güvende hissedecekleri bir modelin mücadelesini yaptık” diye konuştu.

“TAŞERON İŞÇİLİKLE İLGİLİ 2014 TEMMUZ AYINDA TARİHİ BİR DÜZENLEMEYE İMZA ATTIK”

“Biz, bir hayal kurduk ve HİZMET-İŞ sendikamız olarak “Geleceğimiz hayallerimiz kadardır” temasıyla hareket ettik” diyen Arslan, “Hayal kuramazsanız geleceğinizi inşa edemezsiniz. Mücadele ettik. Bütün teşkilatlarımıza “taşeron şirketlerdeki arkadaşlarımızı üye yapmalıyız” dedik ve örgütlenmeye başladık. Şubelerimizi seferber ettik. Yeni çalışmalar yaptık. Taşeron işçilikle ilgili 2014 Temmuz ayında tarihi bir düzenlemeye imza attık. Bu çok önemli bir gelişmeydi, aşamaydı. O kanun bugünkü başarı öykümüzün temelini oluşturuyordu. İşçilerin sendikalaşmasının önü açılmıştı. Kıdem tazminatı ve bütün haklar devletin güvencesi altına alınmış oldu. O tarihte bunlar yeterince anlaşılamadı. Biz bir taraftan da TİS süreçlerini başlattık. Hızla TİS prosedürünü başlattık. Birçok sıkıntılar yaşadık ama yılmadık, durmadık, vazgeçmedik. Kimse TİS’in imzalanacağına inanmıyordu. Bu süreçte Bakanlarla, üst bürokratlarla görüştük. Tekrar tekrar anlattık. Çerçeve protokolü belirledik. Bu aşamada da sıkıntılarımız oldu, önümüz kesildi. Çerçeve protokol imzalanmaktan vazgeçildi. İnanılmaz meşakkatler çektik.  Bizim için de önemli riskler vardı. Bizim sendikamızda (HİZMET İŞ) 160 bin taşeron işçi vardı. Bu mücadeleyi bizden başka kimse yapamaz diye inandık ve mücadelemizi hızlandırdık.  Başka konfederasyonlar taşeronları önemsemediler, ciddiye almadılar. Ama biz, herkesi örgütlemeye çabaladık” şeklinde konuştu.

“BİZ ÖRGÜTLENDİĞİMİZ İÇİN TAŞERON SORUNU İSTEDİĞİMİZ İSTİKAMETTE ÇÖZÜLDÜ”

“Diğer konfederasyonlar bu süreçte neredeydi?” diye soran Genel başkanımız Mahmut Arslan, “Zor bir süreç ve çalışma yürüttük. Biz, taşeron arkadaşlarımıza defalarca gittik, anlattık, ‘birlikte mücadele yapalım’ dedik. Bakanlıklarla müteaddit defalar görüştük. Bu arkadaşlarımızın örgütlenmesinin önündeki engellerin kaldırılması için mücadele ettik. Karşılık alamadık. Kampanyalar başlattık ama arkadaşlarımızın birtakım korku ve endişelerden dolayı kampanyamıza imza atamadılar. Ama onların içinde olmadığı bir mücadeleyi yapabilir miydik? Yapamazdık. Ama tüm baskıları aştık. TİS süreçlerine kadar geldik. Biz samimiyiz, iyi niyetliyiz, hayırlar için çalıştık. Kişisel bir beklentimiz yoktu. Arkadaşlarımızın kamunun işçisi olmasını istedik. Ciddi bir mücadele verdik. İnşallah önümüzdeki günlerde tasarı meclisten geçer ve kanunlaşır. Arkadaşlarımız yeni sistemde çalışmaya başlarsa, bu yeni bir tez konusu olacağına inanıyorum” dedi.

“TÜM TAŞERON ARKADAŞLARIMIZA SOSYAL SENDİKACILIĞIMIZI GÖSTERDİK”

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, kadro konusundaki konuşmasına şu şekilde devam etti: “Biz, getirilen düzenlemeyle, en az hasar ve en fazla kazanımla bu noktaya geldik. Her toplantımızda, her gittiğimiz yerde özel eğitim modelleri oluşturduk. Sendikal bilgilerini artırmaya çalıştık. Tüm taşeron arkadaşlarımıza sosyal sendikacılığımızı gösterdik. Eğitim yardımlarımıza, ferdi kaza sigortalarımıza, onlardan hiçbir karşılık beklemeden, aidat almadan onları dahil ettik. Onları da sendikamızın tüm kadrolarında görevlendirdik. Attığımız adımlarda onları dahil ettik.

Biz, bu arkadaşlarımızın haklarının verilmesi için mücadele ettik. Elimizden geldiği kadar en iyisini yapmaya çalıştık. Yapacak daha çok işimiz var. Yasanın TBMM’den çıkması konusunda düzenlemeler yapılacak. Yönetmelik hazırlanacak. Yerel Yönetimlerdeki arkadaşlarımızın Belediyelerin imtiyazlı şirketleri de yasayla düzenlenmesi gerekiyor. Henüz istediğimiz çerçeve oluşturulmuş değil. Ama Genel çerçeve ana çizgileriyle ortaya çıkmış durumda. 

“HAK-İŞ OLARAK BU SORUMLULUKLA DEVAM EDECEĞİZ”

Bütün taşeronlar bir ön şart olmaksızın kamuda kadrolu işçi olarak işe devam edecek. Belediyelerde de kendi şirketinde devam edecek. Mevsimlik işçilerde de önemli karar alındı. Onların çalışma süreleri uzatıldı. Bundan sonra, HAK-İŞ olarak bu sorumlulukla devam edeceğiz. Dayanışma içerisinde bu sürecin tamamlanması gerekiyor. 

Bu atılan adım tarihi bir adımdır. Bu adımın mimarlarına teşekkür ediyoruz. Sayın,Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Çalışma Bakanımıza teşekkür ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız yurtdışına giderken HAK-İŞ olarak Esenboğa havaalanında sabah soğuğunda alanı doldurduk. Kendilerine teşekkür ettik. Sayın Cumhurbaşkanımız'da HAK-İŞ'li Taşeron İşçilerimize konuştu, mutlu oldu. Biz çalıştık, en önde mücadele ettik ve sonuç aldık. Bu çalışmanın, bu sonucun ne kadar isabetli olduğunu ifade etmemiz lazım. 

“BUNDAN SONRA ARTIK TAŞERON ŞİRKETLER YER ALMAYACAK”

Sürdürülemez hale gelen bir sistem, artık tarihe karışmıştır. Mutlu olacağımız bir sonuçla ortadan kaldırılmıştır. Devlet ilk defa 1933’ten bu tarafa kamuda taşeron çalıştırmaktan vazgeçiyor. Taşeron sistemi artık kamuda olmayacak. Bu büyük bir karar ve tarihi bir olaydır. Bundan sonra artık taşeron şirketler yer almayacaktır. Bu bizim için çok önemli kazanımdır.

Başarı Allah’ın lütfudur. Biz sebepleri oluşturduk. İyi niyetle, samimiyetle mücadele ettik. Yola böylece çıktık. Bu yolda binlerce, on binlerce, yüzbinlerce kardeşimizin alın terleri var. Bu HAK-İŞ’in, arkadaşlarımızın başarısıdır. Başarı ve geldiğimiz tablonun mimarı birlik ve bütünlüğümüzün ifadesi teşkilatımızdır. 

Yaptığımız mücadele kutlu ve onurlu bir mücadeledir. Bundan sonra da aynı istikamette devam edeceğiz. HAK-İŞ’i, Sendikamız HAK-İŞ’i milyonlara ulaştıracak çaba içerisinde olmamız gerekiyor. Ciddi bir yeni üye kampanyasına ihtiyacımız var. Yeniden seferber olacağız. 

“HAK-İŞ’İN GÜCÜ, TÜRKİYE’NİN GÜCÜDÜR. TÜRKİYE’NİN BARIŞIDIR, KARDEŞLİĞİDİR”

HAK-İŞ’in gücü, Türkiye’nin gücüdür. Türkiye’nin barışıdır, kardeşliğidir. Daha da ileriye gitmek zorundayız. Hem nitelik hem de nicelik önemlidir. Sayımızı da artıracağız, kalitemizi de, muhtevamızı da geliştireceğiz. Adalet ve istikametten ayrılmayacağız. Bu olursa, farklılığımız ortaya çıkar.”

“ABD’NİN KUDÜS KARARINA KARŞI BİRLİKTELİĞİMİZİ, KARARLILIĞIMIZI ORTAYA KOYMAMIZ GEREKİYOR”

Ülke gündeminin diğer önemli bir konusunun da Kudüs olduğunu belirten Genel Başkanımız Mahmut Arslan, “ABD’nin Kudüs’ü başkent ilan etmesi ve elçiliğini buraya taşıma kararı ciddi bir krizi beraberinde getirdi. Bölge yeni bir ateş çemberinin içine atılmaya çalışılıyor. Buna karşı birlikteliğimizi, kararlılığımızı ortaya koymamız gerekiyor” dedi.

“ULUSLARARASI SENDİKAL HAREKETE DE BU KONUYU TAŞIYACAĞIZ”

“Kudüs, üç dinin de kutsal kentidir. Mescid-i Aksa, mübarektir, kutsal mekânımızdır. İlk kıblemizdir” diyen Arslan, “Biz bu konuda da gerekeni yapacağız. Uluslararası sendikal harekete de bu konuyu taşıyacağız. Bu konuda duyarlılığımızı yükselterek devam ettireceğiz. Bu konuda da çalışmalar yapıyoruz. Filistin ve Kudüs’e destek Sendikalar Birliği Başkanı olarak da konunun yakın takibindeyiz. Bu konuda da elimizden gelen mücadeleyi yapmak zorundayız” şeklinde konuştu. 


HABERE AİT GÖRSELLER :

08 Aralık 2017 14:57, Haberler


© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu